Erzincan’da su almak için girdiği akaryakıt istasyonunda saldırıya uğrayan ve hakaretlere maruz kalarak iş yeri sahibi tarafından darp edilen Tamer Çelik isimli din görevlisine Diyanet Sen Erzincan Şubesi’nden destek geldi.
Diyanet – Sen Erzincan Şube Başkanı Zakir Yıldız yapılan saldırının kabul edilemeyeceğini belirterek “Din Görevlilerimiz Sahipsiz Değil” dedi. Yıldız yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Din görevlileri toplumun önderi yol göstereni, peygamber mesleğinin varisleridir. Toplumda kardeşlik bilincinin oluşması, beraberliğimizin tesisi için gece gündüz demeden çalışan din görevlilerimize yönelik saldırılar bizleri derinden üzmekte ve kaygılandırmaktadır.
Dün bir din görevlimiz sudan sebeplere bir benzinlik istasyonunda darp edilmiştir. Erzincan merkezde görev yapan ve 3 gün önce büyük bir mide ameliyatı geçiren din görevlimiz, Erzincan merkezden tekrar köye dönerken rahatsızlanması nedeniyle bir benzinlik istasyonunun yakınına park etmiş ve eşi yakındaki marketten su almaya gitmiştir. Bu esnada benzinlikte pompacı olarak çalışan işçi din görevlimizin aracına yaklaşarak burada park etmenin yasak olduğunu söylemiştir.
Durumunu izah eden din görevlimiz eşinin marketten su alıp geleceğini kendisinin mide ameliyatı geçirmesi nedeni ile durumun iyi olmadığını belirterek bir iki dakika müsaade istemiştir. Buna rağmen aracın çekilmesi konusunda ısrar edilmesi ve benzin istasyonun sahibi ve diğer çalışanlarında gelerek din görevlimizi darp etmeleri, sakallarını koparmaları, hakaret ve tehditler savurmaları kabul edilebilir bir durum değildir.
Bir şiddet olayı gerçekleşmesine rağmen şiddeti gerçekleştiren kişiler, işyerinin önünde ifade alınamayacağını bahane ederek polislere ifade vermemiş din görevlimiz büyük sağlık sorunlarına rağmen karakola giderek şikâyetçi olmak durumunda kalmıştır.
Toplumumuzda yaşanan şiddet olayları, küçük bahanelerle insanların birbirine saldırması, darp etmesi, hakaret etmesi, tahammül, saygı, sevgi gibi kavramların literatürümüzden çıkması kaygılarımızı artırmaktadır.
Toplumun yol göstereni, örnek duruşuyla insana ve insanlığa rehber görevini üstlenen din görevlilerine yapılan saldırılar insana, insanlığa yapılan bir saldırıdır.
Her ne sebep olursa olsun, sağlık sorunları yaşayan bir insanı darp etmenin, kısaca kabalık, eşkıyalık yapmak insanlığa sığmaz.
Bugün dünyanın dört bir yanında düşmanlıklar hat safhadayken Müslüman’ın Müslüman’a kin gütmesi, gönül yıkması kabul edilir bir nitelik değildir.
Biz her zaman örnek olmalıyız diyoruz, örneğimiz şiddet oluyor, biz kardeşlikle huzurumuzu inşa edelim diyoruz kardeş kardeşi vuruyor, yeterince düşmanımız varken batıllar içinde bir birimize Müslüman deyip batıl yaşıyoruz. Bu bize yakışan bir duruş değildir. Bu kardeşliğin tesisi değildir. İnsanız, şiddetten uzak konuşmayı denesek insanlığın inşasına en azından yardımcı olmuş oluruz.
Diyanet-Sen olarak insanı yaşat ki toplum yaşasın düşüncesini iliklerine kadar yaşamış, yaşamaya çalışmış, çalışmakta olan bir sendikayız. Kendi değer yargılarımızı kabul etmeyenleri de, kendi değer yargılarımızı dışlayanı da kardeşlik ve dostluk çerçevesinde kucaklayan bir erdemliler hareketiyiz. Bu sebeple din görevlilerine yapılan sözlü, yazılı, fiili her türlü saldırıyı şiddetle kınıyor, bir daha bu tarz örneklerin yaşanmamasını temenni ediyoruz. Din görevlisi kardeşimizin sonuna kadar yanındayız ve yargı sürecini de takip edeceğiz. Din görevlilerimiz kimsesiz ve sahipsiz değildir. Diyanet-Sen her zaman olduğu gibi din görevlilerimizin yanındadır ve din görevlimize her türlü hukuki desteği vereceğiz.” Dedi.